6 Eylül 2011 Salı

Aşk, Aşk, ve bir daha doyumsuz bir Aşk

Aşk, Aşk, ve bir daha doyumsuz bir AşkAşk, Aşk, ve bir daha doyumsuz bir Aşk

Dünyada ki en özel duygudur aşk. O 3 harften daha ötedir, kimi zaman duygusal, kimi zaman karmaşık, kimi zaman karamsar bir yapıda olması, ve

yaşattığı tüm özel duygular yanında sonsuza uzanması onu çok özel kılar.

Aşk diyoruz hepimiz, illa ki vardır dilimizde bu kelimeler... Bu harfler...

Aşkla başlayan ama sonu her zaman iyi bitmeyen, kimi zamansa gerçekten çok özel duygulara şahitlik eden duygusal tepkilerin çok daha ötesindedir.

Başarının Formülü

Başarının Formülü

Başarı yaşantımız boyunca davranışlarımız ve düşünce yapımızla doğru orantılı bir faktördür.Başarısızlık nasıl bizim elimizde ise başarıda aynı şekilde ellerimizde ve onu yakalamak içinse doğru adımları atmak zorundayız.İnsan oğlu dünyada varoluşundan bugüne her zaman bir şeyleri bulma çabası içinde ve bir çok başarıyı elde etmiştir ,fakat günlük hayatımızda sağlayacağımız bazı başarılarda hayatımızı devam ettirmek için gerekli olan ilerleyiş biçimidir.Peki ya gerçek başarıyı nasıl sağlayabiliriz ve hangi davranışlar bizi başarıya doğru adım adım ilerletir. İşte bunun sırrı;

Bilinç Altı Fonksiyonları

 Bilinç Altı Fonksiyonları

Bu bir çok insanın bilmediği yada yanlış tanımladığı bir durumdur.Bu durum her insanda bulunan mevcut bir yapıdır ve insanın beyin fonksiyonları doğru bir şekilde

çalışması yada çalışmaması durumu bilinç altı fonksiyonlarının çalışmasına engel değildir.Bilinç altı biz insanları yöneten bazı verilen bizden habersizce saklayan veri

depolama merkezimizdir .Bu merkez yaşadığımız büyük çaplı yada bizim için önemli olan iyi veya kötü yönde olayların depolanmasını sağlar ve hayatımız boyunca

4 Eylül 2011 Pazar

Rahat bir yaşam tarzına nasıl ulaşılır?

Rahat bir yaşam tarzına nasıl ulaşılır?

Insanlar gerçekten rahat bir yaşam tarzına ulaşmayı hedefler çoğu zaman ve istediklerini elde edebilmek uğruna

bir çok çabaya girerler. Kimi zaman başarılı, kimizamansa başarısız olurlar. Aslında yaşam tarzını rahat kılan

insanın manevi duygularıdır... Maneviyat duygusal anlamda, severek ve sevilerek elde edilen bir şey olması

Keşke Yalnız Bunun İçin Sevseydin Beni

Keşke Yalnız Bunun İçin Sevseydin Beni...

"Yalnızım..."
Bunca acı tek bir söze nasıl sığabiliyordu...
Aldım bu sözü dudaklarınızdan,
saplayıp kalbimi onunla parçaladım...
O söz ki;
rengi yarım kalmış aşkların tarifsiz esmerliğine kaçıyordu...
O söz ki;
sapladıkça kalbimin her parçasına yüzünüzü yeniden çiziyordu..
Şimdi içimde binlerce yüz oldunuz...
Şimdi içimde binlerce "siz" oldunuz...

3 Eylül 2011 Cumartesi

Onu Hatırlamaya Mecbur Olduğumu Bilmiyor

Onu Hatırlamaya Mecbur Olduğumu Bilmiyor

Dün, beni derin duygularla sevdiğini söyleyen bir kadına karşı, kabuğuna gizlenen, korkak, hatta ruhsuz biri gibi davrandım... Hatta tedirginliğimi, korkaklığımı bana hissettirdiği için öfke bile duydum ona... Sebebi belliydi: Bu kabuğuna gizlenen, korkak, sevgi yeteneksizi birini nasıl bu denli gözü pek, bu denli koşulsuz duygularla sevdiğini söyleyebilirdi ki o... Görmüyor muydu halimi, hissetmiyor muydu beni kendimle bir türlü örtüştürmeyen etrafımdaki derin boşluğu? Her gün defalarca lanetler yağdırdığım, başkalarından utançla gizlediğim bu sevgi yeteneksizi varlığı nasıl sevebilirdi...
Beni sevmekte ısrar ederek bana verdiği acı ve sıkıntının farkında da değildi anlaşılan!..

Aşkta İyiler Erken Ölür

Aşkta İyiler Erken Ölür

İyiler erken ölür...
Birini ay çağırır, öbürünü denizler, bir diğerini uçurumlar...
İyiler hisseder önce, iyiliklerine bu hayatta yer olmadığını.
Bu hayatın kötülere, çıkarcı ve acımasız olanlara göre düzenlendiğini hissederler...
Acı verir onlara iyi kalplerini karanlık bir yerde gizlice terketmek... Ne kadar acı verse de onlara ait olmayan bu dünyayı herkesten daha çok ciddiye alırlar bu yüzden..
Geride kalanlar bilmeseler de iyilerin incitilmiş kalpleri sayesinde yaşadıklarını...
Sonunda iyiler erken ölür...

Daha Fazla Yabancı Ölmek İstemiyorum

Daha Fazla Yabancı Ölmek İstemiyorum

Sana İyilikten, saflıktan ulaşamadım kendime burada... Burası durmadan hızlanan bir kent. Burada sonsuz arzu çarpışır. Sonsuz hırs. Sonsuz acı... En başlarda ne istedim tam bilmiyorum. Ama öyle açık ve duruydu ki gördüğüm her şey, nereye ve kime baksam beni kendisine inandırıyordu. Henüz içimde bir başkası yoktu. İçimde benden ayrı, bana karşı bir ses yoktu. Gidemediğim yerleri mutlu özlerdim, çünkü gitmesem bile bilirdim ki oraları da benden bir parçaydı. Çok az ve usulca konuşulurdu. Çünkü sessizlik vardı ve bu sessizlikte en küçük sesler bile çabucak yayılırdı her yere. Sessizlik kutsaldı, çünkü bütün sesleri o saklardı koynunda. Evlerin önünde küçük bahçeler vardı. Geceleri ışıl ışıl yanan küçük düş ağaçları vardı. Her şey bizim için yaratılmıştı sanki, göründüğü gibi olan ruhumuza göre. Geceler gündüzlere usulca sokulurdu. Yavaştı her şey. Çok yavaş... Kutsal ve sonsuz bir aynaydı gökyüzü. Kendisine içtenlikle ve sabırla bakanların ismini sayıklardı... O zaman da vardı kötülük, şiddet...

2 Eylül 2011 Cuma

Bu Hayatta Kötü Davran Bana

Bu Hayatta Kötü Davran Bana

Biliyorum, bu hayat beni istemiyor, ama ben ondan zaman çalıyorum... Ben ondan kalbimin saf kalmış yanlarını çalıyorum...
Onun benden ne istediğini bilmezlikten geliyorum... Bu yüzden gecikiyorum hem kendime, hem hayata...
Hem herşeyi alabildiğine yoğun yaşıyorum, hem de zamanın dışındayım... Hem herşey en sonunda gelip bende toplanıyor, ama önümde olup biten hiçbir şeyi değiştirme gücüm bile yok...
Kimseyle savaşmak istemiyorum, kimseyi yok etmek istemiyorum, ama varolmak, derinden hissetmek ve hissedilmek istiyorum, diye bağırmak istiyorum... Ama biliyorum, çığlığım duyulmayacak, duyulsa bile hemen unutulup hiç kimsenin aklında kalmayacak...
Oysa gördüğüm ve karşılaştıklarım beni savaşmaya çağırıyor... Kimi yok edebilirim, kim mahvedebilirim ki... Öylesine savurmuşum ki kendimi, öylesine derin bir açlıkla sarılmışım ki dünyaya; herkeste, herşeyde benden birşeyler saklı... Bu yüzden kiminle savaşsam, kimi yok etmeyi düşünsem, bu ilk önce ben oluyorum...
Başlattığım her savaşta ilk ben ölüyorum...

Aşkta Yarın Yoktur Sevgili

Aşkta Yarın Yoktur SevgiliAşkta Yarın Yoktur Sevgili

Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar. İnsan korkusuz olur, daha derinden anlamaya başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ta ortasında.
Hindistan’da Ganj Nehri’nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... New York’ta, bir sokakta, kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...

Romantik Komedi

Romantik KomediRomantik Komedi

Kadınları en etkileyen erkek türleri arasında yer alan romantik ve komik erkeklerdir ve böyle bir erkek olmanında tabiki yolları vardır tabiki ama bu yolu bulmak ise kadınları tanımaktan geçer aslında.Romantik ve komik bir erkek ,hem şakaları ile güldürür ve hemde süprizleri ilede şaşırtır ve kadınlar bayılır bu tür erkeklere.Kadınların akıllarında canlanan beyaz atlı prens kusursuzdur ,o hem cesur ve hemde espritüel ,bir o kadar yakışıklı ,karizmatik ve bir o kadarda naziktir ,süpriz yapmayıda sever ve esprileri ile kadınları güldürür ,her kadın bu erkeğin hayalini kurar, fakat bu erkeğin sadece kendisinde olmasını ister ,işte kadınların düşüncesi böyledir.
Ve her erkek potansiyel bir romantik komedi erkeğidir ama nasıl ?

1 Eylül 2011 Perşembe

Özgüven Eksikliği

Özgüven EksikliğiÖzgüven Eksikliği

İnsanların kendilerine güven açısından ,yapılarına katacakları bazı önemli noktalara değinerek sizde eksik olan özgüveni tamamlamanın yöntemlerini ele almalıyız.Bu yöntemler sizin davranışlarınızı performans derecesinde arttırmak açısından çözüm yollarıdır.Öz güven eksikliği sizi hayata karşı mutsuz ,şanssız kılmayı sürükler ve sonucunda ise istediğiniz noktalara varmanın ama çabalarınıza rağmen varamamanız burukluğu altında yaşanan bir yaşamda ilerşmenizi sağlar,biz ise bu yazıda sizi birer kilit noktası haline getirebilecek yöntemleri vurgulayacağız ve yazımız içerisinde geçen her bir kelimeyi detayı ile okumanız sizin bundan böyle hayatınızda hedeflerinize ulaşmanızı sağlayacaktır.Şimdi gelelim detaylara;

Seni Sevmek, Seni özlemekmiş Aşk

Seni Sevmekmiş Aşk

Seni özlemekmiş, seni sevmek, sana saygı duymakmış aşk. Senin yanındayken kendi varlığını kaybetmek yok olmakmış. Anlamsız sorularla karşılaşmak kaçamak yanıtlar vermekmiş sana ve kıyamamakmış sevdiği insana, gözünün başkasını görmemesiymiş aşk...
İşte kısaca aşkın tanımıymış bu satırlar. Sana açıklamak istediğim o kadar çok şey var ki. Öncelikle seni sevmek hayatımın belki en anlamlı olayıydı. Seninle geçirdiğim günler o kadar güzeldi ki, göz açıp kapayıncaya kadar geçti.
Asla pişman değilim ve asla pişman olmayacağım yaşadıklarımdan.
Kısa zaman belki bir ömür sığdırdık.Dolu dolu bir sevgi coşkusu yaşadık.
Senin gülüşün, bakışın, hatta kızman bile çok hoştu.
Bazen kendimi kaptırıyorum mutluluğun akışına.
Seni tanıdıkça kendi hayatımdan kopmaya başladım.
Günlerim seni düşünmekle geçiyordu. Deli gibi seviyordum
Bir tanesi şunu asla unutma. Diyorum ya Seni Sevmekmiş Aşk…